Özgür Özel: Evladımızın katili, yeterince yurt yapmayanlardır
CHP Grup Başkanı ve Genel Başkan Adayı Özgür Özel, Sakarya İl Başkanlığı’nda Aydın’da bir üniversite öğrencisinin yaşamını yitirmesine neden olan faciaya ilişkin açıklama yaptı.
Özgür Özel, yaptığı açıklamada şunları söyledi:
* “Maalesef sabahın erken saatlerinde Aydın’dan alınan o üzücü haberle sarsıldık. Aydın’da KYK yurdunda bir gece yarısı bir evladımız hayatını kaybetti. Ancak Aydın Valisi akıl almaz, vicdanları yaralayan bir açıklama yaptı. Bugün Türkiye’de KYK yurtlarında öğrenciler, asansörlere sıkış tepiş biniyorlarsa, o asansörlerin bakımı tamam değilse, yıl 2023’se yazıklar olsun bu ülkeyi yönetenlere.
* Ayrıca öğrencilerin ihtiyacının çok gerisinde yurt var. Üniversite öğrencileri barınma sorunu yaşıyorlar. Elde TOKİ var, zengine konut yapmayı biliyor, dünya kadar boş konutları yapıp, stokta tutmayı biliyorlar ama öğrenci yurduna gelince hiç acele etmiyorlar. Oysa TOKİ, verilecek bir talimatla iki yılda bu işi kökünden çözebilir, bir yıl içinde de yüzde 80’ini halledebilir. Ama niye, çünkü ülkeyi yönetenler istiyorlar ki, öğrenciler devletin yurtlarında, cumhuriyet yurtlarında kalmasın, cemaat yurtlarında kalsın istiyorlar.
* Bu işte kötü niyet var, bu işte cumhuriyetin kurucu değerlerine husumet duymak var. Bunlar, cumhuriyete, kurucu değerlerine, cumhuriyetin kurucu babalarına, kurucu kadrolarına husumet duyan cemaatlere özenen, cemaatlere alan açan, memleketi cemaatlere teslim eden, 15 Temmuz’da bir tanesini vatandaşın başına nasıl bela ettiğinden ders almayan, şimdi başka cemaatlere yaslananların anlayışıdır bu. Dün bütün öğrenciler, Aydın’da ‘Katil KYK’ diye bağırdılar. Evladımızın katili yeterince yurt yaptırmayanlardır, cemaatlere sığınsınlar diye evlatlarımızın barınma sorununu çözmeyenlerdir.”
“İLK İŞ SAĞCI DANIŞMANLARIN KATINI BOŞALTACAĞIM”
Özel, açıklamasının devamında şunları kaydetti:
* “Partimizde bir değişim tartışması var. Değişim nasıl olacak sorusunun cevabı, elbette ki değişim, gençleşerek olacak, inanarak olacak, mücadele ederek olacak, bir daha kaybetmemeyi kafaya takmış, bir daha ikinci olmak istemeyen, bir daha muhalefet olmak istemeyen örgütünü seven, örgütüne güvenen, örgütünden güç alanlarla olacak, sizlerle olacak. Cumhuriyet Halk Partisi’nde yeni yüzler, genç yüzler, dinamik yüzler göreceksiniz. Örgüt kimi görmek istiyorsa onu göreceksiniz. Bu örgütün sesini dinleyen bir genel başkan vadediyorum sizlere.
* Genel Merkezde ilk gün ne yapacaksın diye soruyorlar. İlk gün, nereden geldiği belli olmayan, sırf sağdan geliyor diye alan açılan, haberimiz olmayan sağcı, kerameti kendinden menkul birtakım danışmanlar var. Onların odaları, katları varmış. Size söz veriyorum, ilk iş o katı boşaltacağım. Peki, o kat ne olacak? Bu örgütün seçilmişleri geliyor. İlçe başkanları geliyor, il başkanları geliyor.
* 9, 10 ve 11’inci katlarda kapılarda bekliyor. Bu örgütün emekçileri koridorlarda bekliyor. Oysa, o boşalan kata, o sağcı danışmanlardan boşalan odalara, hazırlığımızı yapıp Türkiye’nin neresinden o gün gelirse ilçe başkanım, il başkanım ve yöneticilerinin oturacakları, bilgisayar kullanacakları, telefonlarını açacakları odaları olacak. Onlar kapıda, sırada beklemeyecek. Genel Merkezdeki odalarında oturacak. Sağcı, kerameti kendinden menkul danışmanlara değil, örgüte yer açacağız.
“TÜRKİYE SİYASETİNDEKİ AKIŞI DEĞİŞTİRECEĞİZ”
* Bu partinin 1970’lerde neyi başardığını bilelim. Türkiye’deki siyasi yönelimleri doğru tahlil etti, 1957’den beri 15 yıldır İsmet Paşa’nın milletvekiliydi, bakanıydı, genel sekreteriydi. 12 Mart’ta ayrıştı, aday oldu. Genç, dinamik kadrolarından güç alan, onlara güç veren Bülent Ecevit, ortanın solunun altını doldurdu, emeğe kıymet verdirdi, emekçiden yana tutum takındı, işçiden, çiftçiden ve özellikle emeği sömürülenlerden yana, topraksız köylülerden yana, yoksullardan yana tavır takındı ve o rüzgarla, hem kırsalda hem şehirde oy alan bir CHP yarattı. 1970’lerdeki ikisi yerel, ikisi genel 4 seçimden de bu partiyi birinci çıkardı.
* Siyaseti soldan özgüvenle kurarak, sokağı örgütleyerek, fabrikaları örgütleyerek, köylerde çalışarak, yeni genç seçmene, genç kadrolarıyla hitap ederek, Cumhuriyet Halk Partisinin bir büyük sıçramayı yapacağına yürekten inanıyorum. Bunu damarlarımda hissediyorum. Buna inanacak kadrolarla birlikte Cumhuriyet Halk Partisi, 4 Kasım’da delegelerden alacağımız oylarla bir kez daha Türkiye siyaset tarihinde akışı değiştirecektir. Cumhuriyet Halk Partisi, bir kez daha ana oyun kurucu olacaktır. Birilerinin siyasetine tepki siyasetiyle yetinmeyecektir.
* Onun karşısında, bunun yanında, ondan uzakta, bundan yakında kendine yer aramak yerine, altı okun tarihsel gerekliliğini savunan ve altı oku aşındırmadan geliştiren Atatürk ilke ve devrimlerine sonuna kadar bağlı, özellikle laiklik ilkesinin, insanların yaşam biçiminin ve kadınların geleceğinin teminatı olduğunu gören, laiklik için en ufak taviz vermeyen, mahcup durmayan, sonuna kadar cesaretle savunabilen bir parti olarak Türkiye siyasetinde yerini yeniden alacaktır, söz veriyorum.
“ÖRGÜTÜMÜZE GÜVENİYORUM”
* Her geçen gün değişime destek veren delegelerimiz kartopu gibi büyüyor, cesaret büyüyor, umut büyüyor, inanç büyüyor. Kararlılık büyüyor. Delegelerin değişime olan inançları büyüyor. Hala tereddüdü olan endişesi olan varsa, memleketindeki, ilinde ilçesindeki insanlarla, aklına ve vicdanına güvendikleriyle konuşsun.
* Önce CHP’yi değiştireceğiz, sonra başımızdaki iktidarı değiştireceğiz. Ben bu değişimde örgütümüze güveniyorum. Ben bu değişimde üyelerimize güveniyorum. Ben bu değişimde bu ülkeyi seven cumhuriyetçilere, Atatürkçülere güveniyorum. Ben bu değişimde, partisini evladı gibi sevenlere, partisinin iktidarı için mücadele edenlere, seçim akşamları şu partinin ışıkları erken sönmesin diyenlere inanıyorum, sizlere güveniyorum.
* Değişimden sonra 50 yaşın altında bir genel başkanınız olacak, genç kadrolarımızla, değişimden sonra örgütümüzün kendini gösterdiği dinamik kadrolarıyla hep birlikte çok çalışacağız, hep birlikte başaracağız, Atatürk’ün partisini hep birlikte iktidar yapacağız. Hep birlikte başaracağız.”